- bu yazı için en doğru zaman bu olsa gerek
- bütün gece uyuyamamış gözler ve 5 saniyede bir zonklayarak beni sıçratan bi diz
- saat 04:27
- yanımdaki yatakta bi melek uyuyo
- benim ikide bi kalkıp sıçramalarımdan, iniltilerimden rahatsız olmasından korkuyorum

- gece, gündüz, günün hangi saatinde olacağına kendi karar veriyo ağrı
- ne şiddette olacağına da öyle
- 'ağrıyo, demek ki bu bi işaret' yalanı
- işaret mişaret değil, iki senedir bacağımda hissetmediğim noktalardan herhangi biri, henhangi bi anda ağrıyo, sızlıyo, trafodan uzanan bi kablo bağlamış gibi birden çakıyo, bazen tatlı tatlı yanıyo derken 2000 derecelik köze basıyorum sanki. Ve istesem de ayağımı çekemiyorum o közden
- yanımdaki prenses bütün gece uykusunda konuşuyo
- bana Boğaziçi'nde yurtta kalırkenki zamandan İlke'min sayıklamalarını hatırlatıyo
- bi anda gülümserken dizimde ağrı yine çakıyo
- ağrısız günüm çoook nadiren oluyo iki senedir
- ilaçsız günüm sıfır
- ilaçlarla da geçmiyo ya
- biliyorum ki ağrıyı tetikleyenler var
- uykusuzluk başta, bağışıklığımın düşmesi, bacağımın üşümesi, yorulmam, yürümem, sinirlenmem, üzülmem...
- bütün yaz Bodrum'daydım
- üşümemek, yorulmamak ve uykusuz kalmamak için bi kere eğlenmeye gitmedim, arkamdan ağrı gelmesin diye
- yazıyorum, yazdıkça rahatlıyorum
- önüme gelene anlatıp, yakınmak da sıkıcı bi durum
- bu saatte bi sivrisinek, bi de ben işte...
- gece iniltiyle uyanıp annemi çağırmam, canım annemin bana ilaç getirmesi...
- gündüzleri Dano'yla Nuni'nin ilaç çantamı bana taşımaları, alıştılar artık...
- ve benim hissetmediğim bacağımı şuursuzca parçalamam
- bütün kabukları soyunca gelen rahatlama, ohh
- Pinarsita'm biliyo Ski-Pki disorder, nam-ı diğer Skin Picking
- içimdeki engelleyemediğim dürtü
- mantıklı düşünmek işe yaramıyo
- gözlerim kapalı, bacağım zonkluyo, ve tırnaklarımı geçiriyorum yaralara teker teker
- his yok
- parmaklarım kan içinde
- sabah uyandığımda gelen üzüntü ve pişmanlık duygusu
- dün geceki canavar ben miyim?
- ben fotoğraf çekmesem olmazdı eskiden
- gidip gidip Sirkeci'den ucuza aldığımız bayat filmlerle fotoğraf çekişimiz
- ve her biri hazineden değerli polaroid'lerimiz
- günlerdir düşünüyorum, yeni hayatıma bi protezle ve bi bastonla nası adım atacağımı
- yanında getirdiği 'yavaşlık' ve ağrılar da var bi de
- nası adım atacağımı düşündükçe korkuyorum
- tekrar bocalayıp düşmekten çok korkuyorum
- allahtan sonra bir iki fotoğraf çekip rahatlıyorum
- Bodrum'da yaz bitmiyor
- Herkes tatil fotoğraflarını çekip çekip sonra 'İstanbul'a döndük, tatil bitti' yazıyo Facebook'a
- ben iki senedir tatildeyim sanki ve iki sene o kadar yavaş geçti ki
- İspanya böyle değildi ama, hızlıydı, renkliydi
- Bi elektrikli scooter almak istiyorum
- Sanki alırsam biraz daha özgürleşebilir, hatta Bodrum'da bi kaç arkadaş edinebilirim.
- Seramik yapmaya bile gidebilirim belki