- günlerdir, hatta haftalardır yazmayışımın bi nedeni var
- ben de oturup bunu yazmak istedim
- her gece kalbim kadar temiz yeni bi blog sayfası açıp, anlamsız cümleler karalayıp, sonra da hepsini teker teker silip kapatıyodum blogu
- bugün yüzerken düşündüm
- insan yüzerken düşünmeye fırsat buluyo dostum biliyo musun?
- mesela ben geçen haftasonu Emir'in klip çekimine neden gidemedim?
- oysa içim gitmişti aslına bakarsan
- seçenekleri okuyorum:
- ben bir engelliyim ( welcome to my new world)
- arabam yok
- sen bi yoruluyosan ben 7 yoruluyorum, hesap et
ya da kısaca hepsi diyelim.
- beni bilirsin (bilir misin ki?)
- iş yaratıcılık gerektiren konulara gelince, adrenalin seviyem seratonine bulanır, sonra kimse beni tutamaz, ah bi de atölyeme gelsen, ne ararsan çıkar bi delikten, zevkten ölürüm.
- benim dünyamda renk herşey demek en başta, bana 'renk' de, sana gökkuşağını yapayım gerekirse
- Neyse;
- Emir'le biz hep aynı dili konuşuruz, onun aklındakini ben kendimce üretirim, ama işin güzeli o da çok beğenir ve benim seçimlerime güvenir.
- Tapir'le Kuş'u da işte böyle yaptık.
- tam 3 gün uğraştık.
ama ne anlatıyodum ben?
- gün geldi çattı, Belgrad'da çekilecek klip
- ben Koşuyolu'nda oturuyorum
- Zincirlikuyu'dan minibüs mü en iyi seçenek bilmiyorum,
- kimbilir belki de Beşiktaş'ı denerdim
- Eğer önüme engeller konmuş olmasaydı...
ne gibi engeller mi?
- mesela bizim sokakta kaldırım bu kadar engebeli olmasaydı
- kimi yerlerde ağaç dalları kaldırımı kapatacak kadar uzamasaydı
- belediye cam şişe toplama varillerini kaldırıma koymuş olmasaydı
- ben epey rampası olan caddemizde yaya geçidinde beklerken bi araba da bi zahmet yavaşlayıp yol verseydi
- minibüsler önümden vınnnn diye geçmeselerdi, bi tanesi de bi zahmet dursaydı
- hadi hasbel kader durdu, ben de kendimi içeri attım, sağolsun yolcular oturmam için yer açıyolar ama duyarlılıkların kontrolünü kaçırıp koluma sarıldıklarında düşme tehlikesi geçirmeseydim
- minibüs şoförü ben oturmadan arabayı çalıştırmasaydı
- Üsküdar'dan motora bindiiiiim
- bindim ya keşke binerken aynı kontrolsüz duyarlılık koluma saldırmayaydı ya tekrar iyi olurdu valla
- inerken hakeza
- ah Beşiktaş'a geldim, ama yorgunluktan ölüyorum şimdiden
- gelmese miydim acaba? daha yolu yarılamadım
- Hadi Ayça üşenme, zaten bi haftadır evden çıkmıyosun
- ok tamam nereye? dolmuş durakları için yürüyüpkarşıya geçeceksin
- normalde iki dakka filan sürer di mi bu yol?
- benim adımlarım, yoldaki engebeler, üstüme üstüme gelen kalabalıktan korunmak için attığım bebek adımlarıyla acaba kaç dakikada gelirim durağa?
- neyse diyorum, minibüste dinlenirim....
yok malesef devamı yok ! gitmedim ben Belgrad'a. müthiş bi günü kaçırdım.
orada olmak, bu müthiş eğlenceli yaratıcı süreci ben de yaşamak isterdim, üstelik oyuncuların kostümlerini ben yapmıştım.
artık +lar -ler listesi yapıyorum bi yere gitmeden önce, ve itiraf etmeliyim, -ler hep çoğunlukta kalıyo ve ben evden çıkmamayı tercih ediyorum.
Bloga başladığımda diyodum ya hani, örnek olayım eve kapanıp kalmış engelliler görsünler nası yapıyorum, örnek alsınlar onların da hayatları değişsin. Değil İstanbul, yurtdışına bile giderim ben tek başıma demiyo muydum? Ve gittim de hani İspanya'ya.
İnan bana İspanya'da olsam hayatım çok kolaylaşırdı, gittim gördüm oradan biliyorum. Başka bir yazıda da onu anlatacağım.
İnşallah canım ya!
çok uzun oldu, nabacan